İBN EBÛ ASRÛN - TDV İslâm Ansiklopedisi

İBN EBÛ ASRÛN

ابن أبي عصرون
Müellif: SÂMÎ es-SAKKÂR
İBN EBÛ ASRÛN
Müellif: SÂMÎ es-SAKKÂR
Web Sitesi: TDV İslâm Ansiklopedisi
Yayımcı: TDV İslâm Araştırmaları Merkezi
Baskı Tarihi: 1999
Erişim Tarihi: 01.12.2024
Web Adresi:
https://islamansiklopedisi.org.tr/ibn-ebu-asrun
SÂMÎ es-SAKKÂR, "İBN EBÛ ASRÛN", TDV İslâm Ansiklopedisi, https://islamansiklopedisi.org.tr/ibn-ebu-asrun (01.12.2024).
Kopyalama metni

22 Rebîülevvel 492’de (16 Şubat 1099) Musul’da doğdu. Ebü’l-Ganâim es-Sülemî’den kıraat, Kadı Abdullah b. Kāsım eş-Şehrezûrî’den fıkıh, İbn Hamîs el-Kâ‘bî ve anne tarafından dedesi olan Ali b. Ahmed b. Tavk’tan hadis okudu. Daha sonra Vâsıt’a giderek Kadı Ebû Ali el-Fârikī’den Şâfiî fıkhı tahsil etti. Bağdat’ta Ebû Abdullah Hüseyin b. Muhammed el-Bâri‘, Ebü’l-Feth İbn Berhân el-Bağdâdî, Ebû Bekir el-Mezrakī, Abdullah b. Ali Sıbtu’l-Hayyât ve Da‘vân b. Ali’nin kıraat; Ebü’l-Kāsım İbnü’l-Husayn, Ebü’l-Berekât İbnü’l-Buhârî, İsmâil b. Ebû Sâlih el-Müezzin gibi âlimlerin hadis; Es‘ad el-Mîhenî (el-Meyhenî), Ebü’l-Feth İbn Berhân’ın fıkıh ve fıkıh usulü derslerine devam etti. Vâsıt ve Bağdat’ta öğrenimini tamamladıktan sonra Musul’a dönerek (523/1129) uzunca bir süre orada, daha sonra (542/1147) Sincar’da Şâfiî fıkhı okuttu ve fetva verdi.

545 (1150) yılında Halep’e giden İbn Ebû Asrûn orada ders vermeye başladı. Halep Atabegi Nûreddin Mahmud Zengî’nin güven ve saygısını kazandı. Nûreddin’le birlikte 549’da (1154) Dımaşk’a gitti, Gazzâliyye Medresesi ile diğer bazı medreselerde ve Emeviyye Camii’nde ders okutmaya devam etti; bu arada vakıfların genel nezâretini de üstlendi.

İbn Ebû Asrûn 562’de (1167) Halep’e dönünce Nûreddin Zengî Halep, Dımaşk, Hama, Humus ve Ba‘lebek’te yaptırdığı medreselerdeki öğretim işlerini ve buralarda görev yapacak hocaların seçimini ona bıraktı. İbn Asrûn’a büyük güven duyan, çeşitli dinî ve idarî konularda kendisiyle istişarede bulunan Nûreddin Zengî hilâfet merkezine elçi olarak onu göndermiş, Abbâsî halifesine Fâtımî Devleti’nin yıkılışıyla Mısır’ın Abbâsîler’e katılışını müjdeleme görevini ona vermişti. Aynı zamanda Nusaybin, Sincar, Harran, Habur ve Râbiye gibi birçok şehrin kadılıklarını da üstlenen İbn Ebû Asrûn böylece bölgede âdeta kādılkudât olarak görev yapmış oluyordu.

Nûreddin Zengî’nin ölümünden sonra 570’te (1175) Dımaşk’a geri dönen İbn Ebû Asrûn, bu sırada bölgede baş gösteren siyasî kargaşada ve iktidar mücadelesinde Selâhaddîn-i Eyyûbî’yi destekledi, Selâhaddin’in Şam bölgesinde hâkimiyet kurmasından sonra onun yakınları arasında yer alarak önce Mısır kadılığını, 573’te (1177) Şam bölgesi kādılkudâtlığını üstlendi. 575’te (1179) gözlerini kaybedince kadılık yapıp yapamayacağı konusunda bir tartışma açıldıysa da muhaliflerine karşı başarılı oldu ve oğlu Ebû Hâmid Muhyiddin Muhammed’in niyâbetiyle bu görevini ömrünün sonuna kadar sürdürdü. 11 Ramazan 585’te (23 Ekim 1189) Dımaşk’ta vefat etti ve aynı yerde inşa ettirdiği Asrûniyye Medresesi’ne defnedildi.

Döneminde bölgenin önde gelen fakihlerinden biri olarak saygı gören ve Şâfiî fıkhının imamı kabul edilen İbn Ebû Asrûn’un kadılık görevinin yanı sıra yoğun bir öğretim ve telif faaliyetiyle de meşgul olduğu; Hama, Humus, Ba‘lebek, Dımaşk ve Halep gibi birçok ilim merkezinde onun için medrese inşa edildiği ve buralarda birçok öğrenci yetiştirdiği bilinmektedir. Bunlar arasında oğulları Ebü’l-Meâlî Şehâbeddin Mutahhar, Ebû Hâmid Muhyiddin Muhammed ve Ebü’l-Berekât Necmeddin Abdurrahman ile Cemâleddin İbnü’l-Harestânî, Ebü’l-Bekā İbn Yaîş, İbnü’l-Cümeyzî, Fahreddin İbn Asâkir, Muvaffakuddin İbn Kudâme, Ebü’l-Kāsım İbn Sasrâ, Selâhaddîn-i Eyyûbî’nin vezirlerinden Kâtib İmâdüddin el-İsfahânî ve meşhur tarihçi İbnü’d-Dübeysî gibi önemli isimler vardır.

Eserleri. İbn Ebû Asrûn’un birçok eser telif ettiği zikredilmekle birlikte bunlardan sadece ikisi günümüze ulaşmıştır. Şiirlerinden bazı parçalar kaynaklarda yer almaktadır.

1. Ṣafvetü’l-meẕheb fî Nihâyeti’l-maṭlab. İmâmü’l-Haremeyn el-Cüveynî’nin Şâfiî fıkhına dair Nihâyetü’l-maṭlab fî dirâyeti’l-meẕheb adlı eserinin muhtasarı olup müellif hattıyla bazı bölümleri Bankipûr’daki (Patna) Hudâbahş Kütüphanesi’nde (Oriental Public Library) (Brockelmann, I, 971), dört ciltlik bir nüshası da Kütahya Vahîd Paşa İl Halk Kütüphanesi’nde (nr. 1247) bulunmaktadır.

2. el-İntiṣâr. Şâfiî mezhebinin görüşlerini savunmak üzere yazdığı eserin çeşitli yazma nüshaları bulunmaktadır (Süleymaniye Ktp., Fâtih, nr. 1491; Köprülü Ktp., nr. 244; TSMK, III. Ahmed, nr. 1102; Dârü’l-kütübi’l-Mısriyye’de de bir mikrofilmi mevcuttur, bk. Fuâd Seyyid, I, 287-288).

Müellifin kaynaklarda ayrıca el-Mürşid, eẕ-Ẕerîʿa fî maʿrifeti’ş-şerîʿa, et-Teysîr fi’l-ḫilâf, Meʾḫaẕü’n-naẓar, el-Muḫtaṣar fi’l-ferâʾiż, Fevâʾidü’l-Müheẕẕeb, et-Tenbîh fî maʿrifeti’l-aḥkâm, el-Muvâfıḳ ve’l-muḫâlif, Risâle fî nefyi każâʾi’l-aʿmâ ve cevâzihî ve yarım kaldığı kaydedilen el-İrşâd fî nuṣreti’l-meẕheb adlı eserleri kaydedilmektedir.


BİBLİYOGRAFYA

İmâdüddin el-İsfahânî, Ḫarîdetü’l-ḳaṣr (nşr. Şükrî Faysal), Dımaşk 1959, II, 354-355.

İbn Cübeyr, er-Riḥle, Beyrut 1384/1964, s. 4.

İbnü’l-Müstevfî, Târîḫu İrbil (nşr. Sâmî es-Sakkār), Bağdad 1980, II, 417.

, XII, 18.

Münzîrî, et-Tekmile, Necef 1968, I, 20.

, III, 53-57.

, XXI, 125-129.

a.mlf., el-Muḫtaṣarü’l-muḥtâc ileyh, Bağdad 1951, II, 158.

Ahmed b. Aybek ed-Dimyâtî, el-Müstefâd min Ẕeyli Târîḫi Baġdâd (nşr. M. Mevlûd Halef), Beyrut 1406/1986, s. 275-276.

Safedî, Nektü’l-himyân (nşr. Ahmed Zekî Bek), Mısır 1329/1911, s. 185.

, IV, 236.

, VII, 132-137.

, XII, 334.

, VI, 109.

Nuaymî, ed-Dâris fî târîḫi’l-medâris (nşr. Ca‘fer el-Hasenî), Kahire 1988, I, 399-403.

, I, 457-458.

, I, 971.

Fuâd Seyyid, Fihrisü’l-maḫṭûṭâti’l-muṣavvere, Kahire 1954, I, 287-288.

Sâdık Ahmed Dâvûd Cevdet, el-Medârisü’l-ʿAṣrûniyye, Amman 1986, s. 17-157.

Nâzım Reşîd, “Şuʿarâ, mensiyyûn: İbn Ebî ʿAṣrûn el-Mevṣılî”, el-Câmiʿa, IX/6, Musul 1979, s. 41-43.

N. Elisséeff, “Ibn Abī ʿAṣrūn”, , III, 681-682.

“İbn Ebî ʿAṣrûn”, , II, 683.

Nûreddin Itr, “İbn Ebî ʿAṣrûn”, Mevsûʿatü’l-ḥaḍâreti’l-İslâmiyye, Amman 1993, s. 125-126.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 1999 yılında İstanbul’da basılan 19. cildinde, 423-424 numaralı sayfalarda yer almıştır. Matbu nüshayı pdf dosyası olarak indirmek için tıklayınız.
TDV İslâm Ansiklopedisi'nden rastgele bir madde okumak ister misiniz?
BAŞKA BİR MADDE GÖSTER