Müellifin telif ettiği maddeler veya madde bölümleri
FURÛKFıkhî meselelerin veya kaidelerin arasındaki farkları konu alan ilim dalı ve bu dalda yazılan eserlerin ortak adı.
el-FURÛKMâlikî fakihi Şehâbeddin el-Karâfî’nin (ö. 684/1285) furûk ilmine dair eseri.
el-GIYÂSÎİmâmü’l-Haremeyn el-Cüveynî’nin (ö. 478/1085) İslâm anayasa ve idare hukukuna dair eseri.
HABBEEski bir ağırlık, uzunluk, hacim ve alan ölçüsü birimi.
HİLÂFBazı dinî ilimlere, özellikle fıkıh konularına uyarlanmış cedel tekniği, fıkıh mezhepleri arasındaki ihtilâfları konu edinen ilim dalı, hilâfiyat.
İBN HUMEYDHanbelî fıkıh âlimi ve biyografi yazarı.
İHTİLÂFBir meselede ayrı ayrı görüşlerin ortaya çıkması anlamında terim.
İNFAZBir suç hakkında hükmedilen cezanın yerine getirilmesi anlamında hukuk terimi.
İSTİSLÂHİslâm fıkhının genel ilkelerine, özellikle de şer‘an onaylandığına veya reddedildiğine dair bir delil bulunmayan maslahata göre hüküm verme yöntemini ifade eden fıkıh usulü terimi.
KĀDILKUDÂTİslâm devletlerinde yargı sisteminin başında bulunan görevliye verilen unvan.
KĀDÎ ŞÜREYHTâbiîn devrinin ileri gelen fakihlerinden, Kûfe kadısı.
MEŞAKKATGenelde dinî ve hukukî hükümlerin tabii uzantısı olan zorlukları, özelde yükümlülüğün kaldırılmasına veya hafifletilmesine sebep olan sıkıntıyı ifade eden bir fıkıh terimi.
MUSARRÂTAlıcıyı aldatmak amacıyla satışa çıkarılmadan önce bir müddet sütü sağılmamış hayvan.
MÜZENÎİmam Şâfiî’nin önde gelen talebesi, müctehid.
NEHAÎMuhaddis ve fakih, tâbiî.
TEÂRUZFıkıh usulünde delillerin, fıkıhta ispat vasıtalarının çelişmesi anlamında bir terim.
TERCİHFıkıh usulünde birbiriyle teâruz eden delillerden, fıkıhta ise ispat vasıtalarından birini diğerinden üstün tutmak anlamında terim.
TE’SÎSÜ’n-NEZÂİRMüctehidler arasındaki görüş ayrılıklarını konu alan, yazarı tartışmalı eser.
VEKΑ Aḫbârü’l-ḳuḍât adlı eseriyle tanınan tarihçi, âlim ve kadı.
VELÂÂzat olmaktan veya muvâlât sözleşmesinden doğan hükmî akrabalık bağı.